bilmeceler2

ağaçta dal, dalın ucunda ben varım
ilkbaharda yeşil son baharda sarıyım
bilin bakalım nedir adım?
(yaprak)

kökleri var çiçek değil
dalları var, kol değil
yaprakları gölge eder
bilin bakalım ben kimim
(ağaç)

yağmurdan sonra onu gökyüzünde görebilirsiniz
gökyüzünü saran yedi renkli çizgiyi izleyebilirsiniz
(gök kuşağı)

ısıtınca dünyayı
aydınlanır her yer
bitkiler büyümek için
suyu topraktan ışığı ondan ister
(güneş)

yağar gökten tıp tıp
yürürken yolda şıp şıp
(yağmur)

ben esince saçların uçuşur
balkondaki çamaşırlar çabucak kurur.
Vuuuu sıkı tut şapkanı,
Hızlı esince onu yakalamak güç olur
(rüzgar)

yağar lapa lapa
o yağınca kuşlar saklanır saçakta
her tarafı kaplar bembeyaz
kışın keyfi onsuz çıkmaz
(kar)

kardan yapılan iki koca top
üst üste konur hoop
kömürden gözlerim
havuçtan burnum vardır
güneş beni eritince benden geriye su kalır
(kardan adam)

kışın soğuğundan vücudumuzu korur
uzun kısa her boyu kalın kumaştan olur
(palto-kaban)

giyersiniz beni elinize
kışın soğuk işlemez derinize
(eldiven)

ağzımızı burnumuzu onunla soğuktan koruruz.
Şapka ve eldivenden sonra onu da boynumuza takarız
(atkı)

eğer iyi göremiyorsak
onu takınca görürüz
gözlerimizi güneşten
onu takarsak koruruz
(gözlük)

yağmurda ıslanmamak için
beni üstüne giy
haydi şimdi benim ne olduğumu bil
(yağmurluk)

yağmur yağınca aç beni
tut başına beni kullanarak koru kendini
(şemsiye)

başımızı sıcak ve soğuktan onu giyersek koruruz
kasket bere gibi birçok çeşidini giyeriz
(şapka)

kalsiyum almak için süt ve yoğurttan başka
en çok beni yemelisin
kaşar beyaz tulum içlerinden birini seçmelisin
kahvaltı sofrandan beni eksik etmemelisin
(peknir)

maymunlar onu yemeyi sever
sarı renkli kabuğu parça parça soyup yer
(muz)

çiçekten çiçeğe konarak arılar yapar beni
tatlıyım şeker değil ekmeğe sür ye beni
(bal)

beni göremezsiniz kabuğumu kırmadan
baklavanın tadı olmaz ben içinde olmadan
(ceviz)

turuncu renkli
toprağın altındadır yeri
tavşanlar ve çocuklar onu severek yedi
(havuç)

vanilyalısı çikolatalısı top top külaha konur.
Sıcakta erirken onu yemesi pek hoştur
(dondurma)

üzerinde mumları
ne güzeldir onunla
eğlenceli doğum günleri
(pasta)

ona binersin
düt düt diye gidersin
ne güzeldir direksiyona oturmak
vitese takıp yola koyulmak
(otomobil)

kimi iki kimi üç tekerlek
pedalları ayaklarla çevirerek
dolaşırsın her yeri üstüne binerek
(bisiklet)

fış fış kayıkçı diyerek kürekleri çekeriz
suyun üstünde onunla ne güzel gezeriz
(sandal)

karın üstünde ona binip kayılır
çok kısa sürede çok hızlı yol alınır
(kızak)

ipimden tutup rüzgara bırakırsan
rengarenk kuyruğumla süzülürüm gökyüzünde
(uçurtma)