Bilmeceler

yiyeceklerden sütü sever,
diliyle yalayarak içer.
Miyav miyav diyerek
Oyun oynamak ister
(kedi)

süt içerim yalanarak,
ağaca tırmanırım koşarak.
Sırtımı oksarsanız,
Kuyruğumu havaya kaldırırım mırlayarak
(kedi)

hav hav der atlarmış
kemiğini yakalarmış
(köpek)

kuyruğunu sallar
hav hav der.
Kangal doberman fino gibi,
Birçok çeşidimizle
İnsanların en iyi arkadaşı biziz der.
(köpek)

sahibini görünce kuyruk sallar.
Hırsızı görünce havlar
(köpek)

gökyüzünde kanat çırparak uçar,
bir dal görünce hoop diye konar
(kuş)

daldan dala uçarım,
solucan yer doyarım,
bir ses duyunca pır diye kaçarım
(kuş)

daldan dala konar,
göklerde özgürce kanat çırpar
cik cik diyerek
her yerde yem arar
(kuş)

birçok çeşiti vardır
hamsi palamut istavrit
balina yunuz mezgit
pulları ve yüzgeçleri
bizden farklıdır bu özellikleri
(balık)

denizde gölde nehirde akvaryumda yasar
hamsi palamut istavrit çeşitleri var
soframızda yer alır
yanına da salata ne güzel yakışır
(balık)

yüzgeç kuyruk solungaç
sularda en hızlı yüzen benim kenara kaç
bazen fırında bazen tavada pişerim
beni yemek için ağzını kocaman aç
(balık)

iki uzun kulağı
küçük top gibi bir kuyruğu var
zıp zıp zıplar
havuç yiyip ormanda yasar
(tavşan)

hızlı koşar havuç yerim
top gibi kuyruğum var bembeyaz tüylerim
(tavşan)

yumuşacıktı tüyleri
kırmızı gözleri herkesi büyüledi
sesini duyan hiç olmadı
havucu en hızlı o yedi
(tavşan)

koşarken tozu dumana katar
kızdırırsan çifte atar
yavrusu tayı ararken
yelelerini sallar
(at)

dört nal üstünde duran bu hayvan
bazen yük taşır
bazen insan
(at)

koşarken uçuşur boynundaki yeleleri,
yavrusu tay ile gezinir çayırdaki her yeri
(at)

aa i aa i diyerek dolaşırım
ağır yükleri taşırım
(eşek)

aa i aa i der
dört ayağının üzerinde ne güzel seker
güzel gözleriyle etrafta gezer,
bir ses duyunca kulaklarını diker
(eşek)

en ağır yükleri ben taşırım
bir ses duyunca kulaklarımı oynatırım
azıcık saman yerim aaa ii aa ii derim..
(eşek)

otu samanı yer
sütümden çocuklar içsin
mö mö diyerek kırda gezer
(inek)

etim sütüm insanlara
çok önemli iki besindir.
Mööö diye yankılanan ses
Ahırda benim sesimdir
(inek)

çayırda otlarım
yavrum buzağıyı ararım
yazın taze ot kışın saman yerim
beni okşayana möö möö derim
(inek)

herkesi taklit eder
ormanda daldan dala gezer muzu en çok o sever
(maymun)

önce tırtıldı sonra koza ördü
kozadan çıkınca herkes rengarenk kanatları gördü
(kelebek)

perdeli ayakları ile paytak paytak yürür,
suda hızla yüzerken süzülür
yem aramak için başını suya dalar,
kuyruğu havaya kalkar
(ördek)

sabahları en erken ben kalkarım
tünerim çitin üstüne
bağırırım uyuyan herkese
haydi uyanın üüüürü üüü diye (horoz)
kuş değildir, kanadı var
gıt gıt gıdak diyerek yem arar
yumurtlamak için folluğa koşar
(tavuk)

küçük sarı kanatlı,
anne tavuğun minik yavrusu
cik cik der gezer buğday yemeği çok sever
(civciv)

kuşların konuşan tek türüdür
konuşması ile bütün insanları güldürür
(papağan)

o en ağır
o en yelken kulak
o en küçük kuyruk
peki o kimdir
(fil)

kışın en çok uykuyu
yazın ise armutu ve balı severim
yumuşacık tüylerimle
ben iri bir hayvanım
(ayı)

kediler onu çok sever
her gün kovalasam der
o peyniri çok sever
her gün yesem der
(fare)

en yüksek daldaki yaprakları o yer
en uzun boylu benim der
(zürafa)

kuyruğu büyüktür kendinden
korkunca ağaca tırmanır hemen
en çok fındığı ve cevizi o sever
saklar yuvasına kış gelmeden
(sincap)

duvarda dolaşırım
sekiz küçük ayağımla
durmadan ağ örerim
bilin bakalım ben hangi böceğim
(örümcek)

yerde sürünür
tıs tıs der
bazen daire olur
bazen kıvrıla kıvrıla gider
(yılan)

kabuğunu sırtında taşır
ağır ağır yol alır
pırıl pırıl iz bırakır
(salyangoz)

bataklık ve sulak yerlerde yaşarım
ayaklarım yere çok yakın
kuyruğum gövdemden uzundur
üzerim pütürlü bir deri ile kaplıdır.
Afrika benim yuvamdır
(timsah)